Babalar Günü, Onur Haftası

Dr. Nurettin Demir drnurettindemir@gmail.com

Babalar Günü, Onur Haftası

24. Dönem milletvekiliyim. Meclis tatile girmiş. Babamlar Burdur Gölhisar Pırnaz yaylasında. Yaylaya göçmüşler. Bayram haftası. Fethiye Yeşil Üzümlü üzerinden babamlara gidiyoruz. Arabada eşim, kayınvalidem, kızım ve torunum var. Akşam karanlığı, Pırnaz yaylasına tez ulaşmaya çalışıyorum. Yemeğe yetişeceğiz. Geç kaldık. Kışın geçilmez, yazın kuruyan Akçay deresini geçtik. Yolu kısaltmak istiyorum. Söğütlüdere köyününün altındaki düzgün yol varken kısa bir yol arayışı içindeyim. Zaman kazanacağım ya. 
6360 sayılı Büyükşehir Statüsü kazanan Muğla’nın yeni ilçesi Seydikemer’in Söğütlüdere Mahallesi yakınlarındayım.  İçimden, "daha önce hep söylerler" diye geçirdim, “mahallenin Cavurdöndü, yani Pırnaz yayla tarafından gidilirse  köyün hemen üstüne çıkılır, yol kısalır” dedim ve zeytinlerin arasından patika yola arabayı sürdüm. Daha 200-300 metre gitmeden yol bitti. Dönmeliyim, manevralar derken, aracın iki tekerleği havada kalıverdi. Aile üyelerini çok dikkatli araçtan indirdim. Karanlık bastı. Bir yandan bizimkilerin homurtuları, çekişmeleri, kızgınlıkları. Ne yapmalıyım. Yol yardımı. Asistans. Kayıtlı telefon var mı yok mu? Nerden bulacağım derken...  Telefonumdan delegeler listesi, Söğütlüdere delegesi İsmail Ahıra'nın telefonunu çevirdim. Kulağım telefonda, gözüm arabada. İttirsem dere aşağı gidecek. 5-6 çalış sonunda tam ümidimi kesecekken, telefonun öbür ucunda “Alo” sesi. Bir arkadaşı ile geldi İsmail. Daha önce gördüm mü? Karşılaştım mı? soramıyorum. Sorsam “Vekilim beni tanımadın mı?” diyecek diye çekiniyorum. Gelen traktöre ip mip bağladık, aracı çıkaramadık. Yakınlarımı köyün içine götürdüler. Daha teşkilatlı güçlü bir çekici bulup getirdiler.  Köy yeri, yoksulluk. Aracı köyün içine getirdiğimizde, bizimkilerin yüzü gülüyor. Karınlarını doyurmuşlar. Beni ve arabayı görünce kızgınlıkları da azalmıştı. İsmail ve köyün konukseverliğini hiç unutamıyoruz. Bizde doğal olarak babamlara, yaylaya gece yarısı varabildik.

İsmail eşini yıllar önce kaybetmiş. 5 ve 7 yaşında iki kızı ile başbaşa kalmış. Her yaylaya geçişte Söğütlere’ye uğrayıp ve çaylarını içtiğim İsmail, geçen hafta telefon etti. Kızımı sayenizde okuttum, polis ettim. Düğünüme beklerim. Aynı dönem Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan ile Fethiye Çalış sahilinde bir düğün bahçesinde, mütevazi bir düğünde buluştuk. Geçen yılları konuştuk. Kızlarını okutmak için tekrar evlenmeyen, gece gündüz var gücü ile çalışan baba İsmail “siz kızıma burs bulmasaydınız belki okutamazdım” demesin mi. Unutmuşum, sohbetle birlikte anımsadım. Uşak’ta Dr. Yılmaz Başer’den burs sağlamıştım. Üniversite yıllarında düzenli bursunu almış. Kızımız mezun olmuş, polis olmuş, düğünde gelinlik içinde mutlu. Düğün masasına gelen İsmail, "Küçük kızımı da muhasebeci yaptım. Onu da evlendirdim. Çok mutluyum." dedi

Küçük kızı bize hoş geldinize geldiğinde “hadi bakalım sıra babanızda. Onunda düğününe gelelim dediğimde; “Babam bizim kahramanımız, ablam ile birlikte onun mutluluğu için elimizden geleni yaparız” diyerek geleceğe umutla, mutlulukla bakıyorlardı. 

20 Haziran Babalar günüydü, bende tüm babaların babalar günün kutlarken, bu haftanın Onur haftası olduğunu da unutmamak gerekir.  Sevgi gibi onurlu yaşanakemek ister yürek ister. Onurlu insanların önünde daygıi le eğilirim.

Dr Nurettin Demir