“Geçinemiyoruz, Perişan Durumdayız”Emeklilerin 12.500 TL maaş aldığını belirten Ayşe Ekşioğlu, bu gelirin temel ihtiyaçlarını bile karşılamadığını söyledi. Kira, doğalgaz, elektrik ve su gibi giderlerin maaşlarının büyük bir kısmını tükettiğini ifade eden Ekşioğlu, durumu şu sözlerle anlattı:“Et, süt, sebze gibi temel gıda maddelerini artık saymıyoruz bile. En düşük kira 10.000 TL olmuşken, bu maaşlarla geçinmek mümkün değil. Sefalet içinde yaşıyoruz. Emekliler olarak aç ve bilaç durumdayız. Maaşlara daha zam gelmeden her şeye zam geliyor. Hesap ortada ve trajikomik. Bu durumda sosyal çürüme yaşanıyor ve bunun geri dönüşü yok.”Talepler Açık ve NetAyşe Ekşioğlu, çözüm için emeklilerin taleplerini şu şekilde sıraladı:1. En düşük emekli maaşı asgari ücret düzeyine çıkarılmalı.2. İntibak yasası bir an önce çıkarılmalı.3. Maaşlardan kesilen sağlık kesintileri kaldırılmalı.4. Aylık bağlanma oranları %70 seviyesine yükseltilmeli.5. Emeklilere yılda dört maaş ikramiye verilmelidir.Bu taleplerin dikkate alınmasının sosyal adaletsizliğin önlenmesi adına kritik olduğunu belirtti.
“Ekonomik Politikalardan Vazgeçilmeli”Türkiye ekonomisinin mevcut durumunu değerlendiren Ekşioğlu, sıkıntının kökeninde 24 Ocak kararlarıyla uygulamaya konulan neoliberal politikaların yattığını vurguladı:“Bu sistem, Özal dönemiyle birlikte benimsenen Friedman modeli üzerine kurulu. Paranın saltanatını sağlamaktan başka bir işe yaramıyor. Emeklinin ve emekçinin sırtında bir kambur olan bu sistemden derhal vazgeçilmelidir.”“Diğer Ülkelerde Seyahat Kuyruğu, Bizde Askıda Ekmek Kuyruğu”Türkiye’deki emeklilerin, gelişmiş ülkelerdeki emeklilere kıyasla çok daha zor şartlarda yaşadığını ifade eden Ekşioğlu, şöyle konuştu:“Diğer ülkelerdeki emekliler seyahat kuyruğundayken, biz askıda ekmek ve ilaç kuyruğundayız. Onlar marketlerde rahatça alışveriş yaparken, biz pazar kapanışlarında çürük sebze topluyoruz. Huzurevleri, sosyal olanaklar, ulaşım, sağlık ve barınma gibi temel ihtiyaçlarda bile ciddi bir eksiklik yaşıyoruz. Biz bir sinemaya bile gidemiyoruz, onlar ise her yıl bir başka ülkeye seyahat edebiliyor.”Belediyelerin RolüBelediyelerin emeklilere yönelik çalışmalarını da değerlendiren Ekşioğlu, yerel yönetimlerin iyi niyetli olduğunu, ancak sınırlı kaynaklar nedeniyle yeterli olamadıklarını belirtti:“Belediyeler, bütçeleriyle emekli lokalleri ve yaşlı bakım evleri açabilir. Mesela Konak’ta üç tane uygun fiyatlı Mutlu Kafe var. Ancak bunlar yeterli değil. Asıl sorumluluk siyasal iktidardadır. Belediyeler, genel iktidarın belirlediği sınırların dışına çıkamıyor.”“Birleşirsek Haklarımızı Alabiliriz”Ekşioğlu, Türkiye’de yaklaşık 13 milyon emeklinin olduğuna dikkat çekerek, emeklilerin birleşmeleri halinde haklarını alabileceklerini ifade etti:“Türkiye’de emekliler, güçlerinin farkında değil. Birleşirsek bu sorunları aşabiliriz. Ancak şu an, bırakın bir araya gelmeyi, temel ihtiyaçlarımızı karşılayamıyoruz.”“Sözün Bittiği Yeri de Geçtik”Ayşe Ekşioğlu’nun dile getirdiği sorunlar, Türkiye’de emeklilerin nasıl büyük bir zorlukla karşı karşıya olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yetkililere çağrıda bulunan Ekşioğlu, son söz olarak şunları söyledi:“Artık sözün bittiği yeri de geçtik. Emekliler uçurumun kenarında. Umarız sesimizi duyan ve bu duruma çözüm üreten birileri çıkar.”
