Arkadaşlar, dostlarımız, değerli halkımız ,

Arkadaşlar, dostlarımız, değerli halkımız ,

Arkadaşlar, dostlarımız, değerli halkımız ,
29 Eylül 2023 - 23:06
Yargıtay 3. Ceza Dairesinin dün Gezi Davası kapsamında verdiği kararlar Türkiye siyaset ve
hukuk tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Osman Kavala’nın hükümeti cebren ve şiddete
başvurarak hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs; Çiğdem Mater, Tayfun Kahraman ve
Mine Özerden’in ise teşebbüse yardım suçlamalarıyla aldıkları cezalar hem kanuni açıdan
hem de Gezi’ye katılan milyonların ve halkın vicdanı bakımından yok hükmündedir.
Saray yargısı karar ilamında yazdığı gibi millet adına değil halk düşmanları adına, Gezi’den
korkanlar adına, özgürlüklerimize ve emeğimize savaş açanlar adına karar vermiştir.
Gezi, Türkiye’nin bütün kentlerinde özgürlükleri için, doğa için, hakları için yürüyen, hükümeti
istifaya davet eden milyonların eseri ve onurudur. Yargıyı siyasetin basit bir aleti haline
getirenler şunu iyi bilsin. Halk yargılanmaz. Saray ve onun siyasi çıkarlarına alet olanlar er ya
da geç işledikleri suçların bedelini öder.
Yargıtay kararının Türkiye İşçi Partisi Hatay milletvekili Can Atalay’ı ilgilendiren kısmı, halk
iradesini gasp etmeye dönük bir başka hukuk katliamıdır. Can Atalay, on binlerce Hataylının
oylarıyla seçilmiş, ömrünü toplumsal davalara adamış bir hukuk ve mücadele insanıdır.
Anayasa Mahkemesi’nin Atalay hakkındaki başvuruya ilişkin görüşme takvimini açıkladığı
gün Yargıtay tarafından verilen karar halk iradesine AYM’ye ve Hataylılara karşı açık bir
tehdit, boyun eğdirme girişimidir. Yaptığınızı görüyoruz ama geri adım atmayacağımızı ilan
ediyoruz. Yargıtay kararıyla kesinleşen hüküm, Saray’ın halk düşmanlığıdır.
Halk iradesini gasp etmeye çalışmak darbeciliğin en açık ispatıdır.
Can Atalay ve Gezi Davası meselesi, ne bir avuç insanın, ne Hatay halkının ne de sadece
TİP’in konusudur. Mesele tüm Türkiye’ye, emekçilere, milyonlara aittir. Yargıtay kararının
arkasındaki siyasi irade, milyonlara, Türkiye halkının demokratik tercihlerine saldırma cüreti
gösterdiğini bilmelidir. Cezaevindeki siyasi tutsaklar, gazeteciler, kayyumlar ya da en basit
demokratik haklarını kullanması engellenen emekçiler bu zorbalığın açık kanıtlarıdır. Bu
saldırganlık ve zorbalık, yanıtını mücadelemizle alacaktır.
Zorbalara, halk düşmanlarına meydan okuyoruz.
1 Ekim’de Özgürlük Yürüyüşümüzü başlatıyoruz.
Herkes bilsin; bu yürüyüş yalnız TİP’in, yalnız TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ın yalnız
yürüyüşe fiilen katılan kişilerin olmayacak.
Hatay’dan Ankara’ya kadar, özgürlüklerimiz için, halkın demokratik iradesini ortaya koymak
için, onurumuz olan Gezi için yürüyeceğiz.
Ama yalnız bunlar için değil… Deprem suçları ve suçlularını ifşa etmek için, emekçilerin
hakları için, kadınlar için, doğanın talanına dur demek için, gençler için, barış için, sanatçılar
için, gazeteciler için, Cumhuriyet’in ikinci yüz yılına emeğin ve özgürlüklerin damga vurması
için yürüyeceğiz.
Yanımızda yüzler, binler, arkamızda milyonlar olarak yürüyeceğiz.
İl, il, ilçe ilçe, köy köy özgürlük ateşini büyütmek için yürüyeceğiz.
Saray’ın korkusunu gerçek kılmak için, direnen tüm dostlarımızla, toplumsal mücadelenin
tüm güçleriyle yürüyeceğiz ve kazanacağız.
Halk kazanacak, Gezi kazanacak!
TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ 
Bu haber 197 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
MUĞLA'DAKİ ŞABAN ATAŞ CİNAYETİNDE KİMLER TUTUKLANDI?
MUĞLA’DAKİ ŞABAN ATAŞ CİNAYETİNDE KİMLER TUTUKLANDI?
Selahattin Aydın vefat etti.
Selahattin Aydın vefat etti.